Siyasi partiler 12 Haziran seçimlerine hazırlanırken ortaya konan projeler, kuru gürültüler sanki milletin derdine çare değilde kendi çıkarları için ortaya atılmış vaatler gibi gözüküyor.
Ak Parti İktidarının 10 yıldır halk için neler yaptığının şöyle bir düşünüyorum. Hiçbir şey yapılmadı demek belki haksızlık olur ama çok şey yapıldığını da söylemek bana gerçekci gelmiyor.
Zenginin daha zengin olduğu, fakirirn daha çok fakirleştiği ve orta sınıfın ortadan kaldırldığı bir süreç yaşamaya devam ediyoruz. Esnafın siftah bile yapmadan kepenk kapattığı fabirakların özelleştirldiği ve satıldığı 8 yıllık bir dönem yaşadı Türkiye..
Ak Parti Hükümetinin çok şey yaptık dediği sağlık sektörünü ele alalım. Artık vatandaş eczanesinden ilacını alıyor deniyor evet ama şimdi sormak lazım eczacı niçin hergün eylemde. Sağlık sektörürnde çalışanlar niçin isyan noktasına geldi. Sağlıkta yapılan yatırımlarla yabancı firmalara kapı açıldı.
Önümüzdeki süreçte kadroları kaldıran ve taşerona yani çalışanlarımızıda köle pazarlarındaki gibi patronlara peşkeş çeken bir anlayışla karşı karşıyayız.Hatta bu sözleşmeli işçiler sürekli tehdit altında iş yapmaya çalışıyor çünkü sözleşmeleri bir yıl olarak belirleniyor yani işçinin çalışanın artık söz söylemeye hakları yok tabi birde siyasi nüfuzların baskıları buda ayrı bir dert….neticede işçi bir taşeron iki buçuk kazanıyor bunada alın teri hırsızlığı denir….
Hata‘’Bakan Akdağ’’ :GÖRME ENGELLİ İŞÇİYE ÇIKIŞTI
Sağlık Bakanı Akdağ'a görme engelli geçici işçi Nurullah Mehmetoğlu, "Biz burada asgari ücretle çalışıyoruz. Koşullarının iyileştirilmesini istiyoruz. Müteahhit şirketlerin elinden ne zaman kurtulacağız?" diye sordu.
Bu sözlere sinirlenen Bakan Akdağ, "Gözlerin görmediği halde sana iş vermişiz, daha ne yapalım? Müteahhit şirketlerin yanında çalışmaya devam edeceksin" diye Nurullah Mehmetoğlu'na çıkıştı.
10 MİLYON KİŞİ SİGORTASIZ ÇALIŞIYOR
Türkiye iki tür kayıt dışılıkla mücadele ediyor. Birincisi çalışanların hiçbir sosyal güvenlik kurumuna tabi olmadan istihdam edilmesi. Bu oran TÜİK'e göre yüzde 43. Buna göre yaklaşık 9 milyon 300 bin kişi sigortasız çalıştırılıyor. Bu kişilerden devlet sosyal güvenlik primi ve vergi alamıyor. Sadece bu kişiler nedeniyle kurumun prim kaybı 26 milyar lira civarında. Kayıt dışılığın ikinci şekli ise kişilerin sosyal güvenliğe kayıtlı olmasına rağmen SGK'ya gerçek maaşlarının altında bildirilmesi. Çalışanların önemli bir kısmı en alt düzey olan asgari ücretten gösteriliyor. Toplam çalışanların yaklaşık yüzde 44'ünün primi asgari ücretten ödeniyor. Ancak bu kişilerin gerçek maaşı, asgari ücretin üzerinde. Bu yolla hem devlet hem de çalışan ciddi şekilde kayba uğruyor.
Yabancılara satılan arsalar kurumlar ihaleler biran bizleri öz yurdumuzda gariban biçare kalmaya zorluyor 12 Haziranda bu sorunlara çözüm bulacak işçisiyle köylüsüyle birleşecek bir kadro temenisiyle Kalın Sağlıcakla…