Zeytinburnu’nda işçi olmak… her sabah erkenden kalkıp işe gitmek fakat kayıtlarda yer almamak,yok sayılmak devletin kağıtlarında. Ya da SSK‘lı çalışıp sosyal haklarından habersiz ,var olan haklarından yararlanmadan 50 ytl’lik asgari geçim indirimine dahi göz diken aç gözlü patronun işçisi olmak.
Ya patronlar…belki de işçilerine 200 YTL daha fazla para vermenin hazzını yaşıyorlardır bazıları.. kimi de 50 ytl’lik asgari geçim indirimini işçisine vermemenin zenginliğini.Ne kadar zalimce hiçbir güvence olmadan işçi çalıştırmak……Hiç düşünüyor mu o beyler Ayşe , Fatma, ali ,yasemin hastalanınca nasıl doktora gidecek ,babaları onlara öksürdükleri gecenin sabahında nasıl şurup alacak. İşçi sesini çıkarırsa, hakkını ararsa hemen kapı dışarı… nasıl olsa kapıda iş bekleyen çok . Yaptıkları iş yasalara uygun değil tam anlamıyla bir zalimlik. Sen işçiyi SSK’sız çalıştır sonrada vay efendim denetimler haksız ,cezalar çok fazla de sen tüyü bitmemiş yetimin hakkını çalıp yerken iyi, işçinin sırtından kazandıkların iyi ama devlet yaptığın rezilliğin hesabını sorunca kötü… neden çünkü kazandıkların bir kısmını devlete ve SSK’ya gidecek bundan gariban işçi de hakkını alacak. Böyle olunca efendim denetimler bizi kötü eti diye basıyorsun yaygarayı…olmaz böyle patron eğer sen sadece kendin için çalışıyorsan işçide evine ekmek götürüyor Sen akşam dizine oturtup öpüp koklayıp ,cebinden çıkardığın çikolatayı alabilmenin hazzıyla verdiğin yavrun varsa işçi Alinin de yavrusu Ömer var ! ya o ne yapsın
Zavalı işçi hem denetimlerin artıp haklarının verilmesini hem de denetimlerin yapılmamasını istiyor çünkü küçük işyerleri ceza korkusundan kapanmaya başladı bile…
Burada işçilerin tek korkusu eve ekmek götürememe korkusu çocuğunu aç kalması korkusu Allah yardımcıları olsun.
Yazımın sonunda bu işin en zalimce ve aşağılık tarafını anlatacağım… Bazı sigortalı İşçiler asgari geçim indiriminden gelen parayı alabilmek için aile bilgi formlarını doldurmuşlar fakat almaları gereken paraya patronları el koymuş vermemiş. Ne diye biliriz ki yazıklar olsun. Ayıptır, günahtır, bu nasıl insanlık…