İletişim; kişilerin birbirlerine iletmek istedikleri ya da istemedikleri bütün mesajları kapsayan bir süreçtir. İletişim, yalnızca konuşulan dil demek değildir. Duruşumuz, bakışımız da birer iletişim aracıdır.   *Çocuğunuzu etkili dinleyin: Çocuk konuşurken başka bir işle ilgilenmeden, onun boy seviyesine inip göz teması kurarak dinlemek, ona değer verdiğinizi hissettirir. Çocuğun güven ve sevgi duygusunu tazeler. Çocuğunuz konuşurken son cümlelerini tekrarlayarak, ona konu ile ilgili sorular sorarak dinlediğinizi hissettirin ve çocuğunuzun anlatmasını teşvik edin.   Çocukların sağlıklı iletişim kurabilmeleri, anne-babaların kendi aralarında kurdukları sağlıklı iletişimle yakından ilgilidir. Anne-babaların birbirleriyle sıkıntılı oldukları dönemlerde çocuklarla da sıkı bir bağ ve ilişki kurulamaz. Yaşanan gerginlik mutlaka çocuğu etkileyecektir.   Çocuklar, dinlenmek ve ciddiye alınmak isterler. Dinlenilmediklerini, ciddiye alınmadıklarını fark ettiklerinde saldırgan, alıngan olabilirler, çeşitli davranış bozuklukları sergileyebilirler. Bunun sebebi anlatmak istediklerini bazen sözel yolla yapamayıp beden dillerini kullanmalarıdır.   *Çocuğunuzun duygularını ifade etmesine yardım edin: Çocuğun hissettiği kötü duyguları uzaklaştırmaya çalışmak yerine onun hissettiklerini sözcüklere dökün. Örneğin oyuncağı kaybolmuş bir çocuğa; “Üzülme ben sana yenisini alırım.” Demek yerine   “Oyuncağın kaybolduğu için çok üzgünsün, onunla oynamayı isterdin.” Gibi çocuğun duygularını yansıtan cümleler kurmak onu anladığınız mesajını verir. Çocuğunuz hissettiklerini sözel olarak duyduğu zaman rahatlar ve sakinleşir.   *Çocuğunuza sürekli mantıklı açıklama yapmak yerine onu anlamaya çalışın: Çocuğun istekleri söz konusu olunca, yaptığınız açıklamaları dikkate almayabilirler. Tutturma krizlerini onu anladığınızı göstererek atlatabilirsiniz.    *Çocuklara istendik davranışları kazandırmaya çalışmak için Emir vermek, Tehdit etmek gibi davranışlardan kaçının. Örneğin yemeğini yemezsen parka gidemezsin. (tehdit etme),       odanı topla.(emir verme), beni çok yoruyorsun. (suçlama), hep huysuzsun. (eleştirme) Sağlıklı iletişim için bu tarz cümleleri kendinize yasaklayın.    * “SEN” mesajı yerine “BEN” mesajları verin: “Sen” mesajları genelde suçlayıcı, yargılayıcı özellik taşırlar, iletişimi engeller. İletişimde insanın kendi duygularını ifade etmesi anlamına gelen “Ben” mesajları kullanılmalıdır.   “SEN” Mesajına Örnekler:    - Çok konuşuyorsun.   - Oyuncaklarını hiç toplamıyorsun.   “BEN” Mesajına Örnekler:   - Başım ağrıyor ve gürültü olması ağrımı arttırıyor.   - Oyuncakların etrafta dağınık durması hoşuma gitmiyor.