İnsanın tarifini yapan batılı filozoflar o nun için konuşan hayvandır diyorlar.
Herhalde bu hayvan tabiri canlı anlamındadır. Girişteki bu tarifi doğru kabul etmediğimi lakin buradaki konuşma meselesini önemsediğimi ifade edeyim. Konuşmada temel unsur dil'dir. Dil uzmanları o nun için canlı bir varlıktır derler. Dil,kendisini konuşan toplumun tarihler boyunca geliştirdiği değerleri,ızdırap ve sevinçleri,dilin yapı taşları olan kelimelerle ortaya koymaktadır.Bir milleti bozmak, sıradan,güdülebilir hale getirmek için,rakipleri dilini bozmaya gayret ederler.Son on yılda toplumun değer yargılarını yakından ilgilendiren bir kelimeyi hayatımızdan çıkarıp yerine Avrupai bir kelimeyi yerleştirme gayretindeler. Bu kelime AHLAK…Bir kimseyi,yaptığın yanlış anlamında ikaz etmek istersen, yaptığın ahlaki değil ya da ahlaksızca derdiniz o insan da etrafından utanır en azından geri adım atardı...
Hırsızlık ve yolsuzluk yaygınlaşsın isteyenler,bu güzel kelimemizi unutturup yerine kökü Avrupai olan ETİK kelimesini kullandırmaya çalışıyorlar.Şimdi bir insana etiksiz derseniz toplumumuzda çok az insanda bir çağrışım yapar ama ahlaksız dediğinizde milletin tamamının dikkati çekilir.
Tamamına yakını İslam dini ne mensup bir milletin hayatında hırsızlığın, yolsuzluğun, uğursuzluğun,ahlaksızlığın yok denecek kadar az olması lazım iken gerek Türkiye de gerek diğer İslam ülkelerin de yukarıda saydığım kötülüklerin yaygın olması toplumsal yozlaşmanın ve değerler aşınmasının neticesidir…
YALAN kelimesinin dimağlardan dahi silinmesini isteyen bir dinin mensupları nasıl olur da kul hakkına tecavüzün daniskası olan hırsızlık, yolsuzluk, ve uğursuzluğa tevessül eder.?Çünkü bunları yapabilmek için YALAN söylemek lazımdır.YALAN gerçek bir ahlaksızlıktır. Bakın burada AHLAK kelimesinin yerine ETİK lafını koyun hiçbir mana ve estetik ifade etmiyor.Bu,muhataplarımızın ciddi bir planıdır:dili bozmak,yüzyıllardır kullanılan kelimelerimizi unutturmak…
Bizler bu yapılanları, doğru okuyup isabetli tavır takınmalı, dilimize, topyekün değerlerimize sahip çıkmalıyız vesselam…