Taylan Demirelli, ZEYDEF’ten istifa sürecini anlattı

Zeytinburnu kamuoyunda son dönemde tartışılan ZEYDEF’le ilgili duygu ve düşüncelerini aktaran Demirelli, “İstifamın en büyük sebebi vefasızlık” dedi.

Taylan Demirelli, 2012 yılında Zeytinburnu Dernekler Federasyonu’nu oluştururken önceliklerinin ‘istişare’ olduğunu ve tek bir kişinin değil, özelde bir yöreyi ve topluluğu temsil eden tüm başkanlarla birlikte ortak karar almayı şiar edindiklerinin altını çizdi. Yaklaşık bir yıl boyunca Zeytinburnu’ndaki tüm dernek ve STK’ları gezdiklerini, Doğu/Batı-Kuzey/Güney ayrımına girmeden 7 dernekle yola çıktıklarını ve kurucu başkan olarak görev alması yönündeki ısrarlara rağmen gazeteci olarak kalmasının mesleki etik açısından doğru olduğu bilinci ile basın danışmanlığı noktasında destek verdiğini söyleyen Demirelli yaşadıklarını şöyle anlattı.

“Kuruluş aşamamızda Samsunlular Dernek Başkanı Yıldıray Baş’ı kurucu başkanı olarak seçtik. Tüzüğün hazırlanmasında büyük emekler verdik. Gelinen noktada dernekleri gezerken arkamızdan dolaşan bir başka kişi bazı derneklere üzülerek söylüyorum ki kota koydu. ZEYDEF’e karşı siyasi ve ırkçı propagandalar yaptı. Yapılan yanlış ve yanı propagandalar sonucu Doğu illerimizdeki dernekler bize destek vermedi. Elazığlı olmamdan kaynaklı niyetimi ve şahsımı iyi tanıyan Tüm Elazığlar Derneği kuruluş aşamasından itibaren yanımda oldu ve federasyonumuzda yer aldı. Hakkımızda yalan yanlış propagandalar yapan diğer grup da bu aşamada bir platform kurdu ancak toplumda karşılık görmedi. Bu kez federasyon oluşumumuza yönelik bir çok asılsız haberle kamuoyunu yanıltmaya yönelik haberler kurgulandı. 7 dernekle başladığımız federasyonumuz süreç içinde 17’ye, sonrasında 27’ye çıktı. Gün geçtikçe çoğalan ve yaptıklarıyla Zeytinburnu’nu aşarak Türkiye gündemine oturan bir oluşum haline geldi. Gelinen noktada zamanla STK mantığından uzaklaşmaya başlayan, cebinde dernek listesi gezdirip dernek yeri bile olmayan, ilçemizde temsiliyeti olmayan derneklerin federasyonumuzda yer almaya başladığını gördüm ve bunlara da karşı çıktım.

Son olarak yaklaşık 1 ay önce bir seçim yaptık ve şikayetçi olduğumuz tüm konuların müsebbibi olan kişinin yönetim listesine alındığını gördüm. Mevcut Başkan Dilman Kaya’ya fikrimi de beyan ederek durumu aktardım. En başta da söylediğim gibi federasyonu oluştururken tek önceliğimiz ‘istişare’ ve ‘ortak akıl’. Her topluluğu temsil eden başkanların bir araya geldiği bir oluşum olan ZEYEF, öncesinde yönetim kuruluyla birlikte istişare etmeden su bile içmeyen bir oluşumdu. Başkan seçtiğimiz arkadaşta yönetim kurulunun aldığı ortak kararın sözcülüğünü yapardı. Şahsi düşünceler bağlayıcı olmaz, çoğunluğun belirlediği ortak karar esas alınırdı. Söylediğim gibi mevcut Başkan Dilman Kaya gerekçelerini yahut bahsi geçen kişinin bir öz eleştirisi olup olmadığını dahi söyleme gereği duymadan “Sen ne karışıyorsun, bu benim kararım, bana destek verdi” gibi cümle kurdu. Beni yaralayan şey kuruluş aşamasında evimi ve işimi bırakarak gece gündüz emek verdiğim bir derneği temsil eden kişinin en azından bir vefa örneği göstermesiydi. Durum böyle olunca da çokta fazla konuşacak bir şey kalmamıştı. Bende sosyal medya üzerinden yaptığım bir açıklama istifa etmeye karar verdim”

Neticede Türkiye’ye örnek bir olan ve örnek olması yönünde ciddi bir çaba sarf eden ZEYDEF Basın Danışmanı Taylan Demirelli, federasyonlarının kuruluşunda da yer alan Tüm Elazığlar Derneğini’n de yaptığı açıklama ile kendisini istifa sürecine getiren tutum, davranış ve tavırları kınadığını belirtti.

Bu ülkenin ‘Türk, Kürt, Laz, Çerkez, Sağcı, Solcu’ söylemleriyle ne hale geldiğini, genç yaşına karşılık yaşadığı kötü tecrübelerle çok iyi bildiğini söyleyen Demirelli, “Şimdi 77 milletten oluşan Zeytinburnumuzda birlik ve beraberlik iddiasıyla yola çıkanları yolda bırakmak, ayrımcı bir dille yalan yanlış iddialarda bulunanları yönetime almayı hem şahsıma hem de Zeytinburnululara yapılmış bir saygısızlık olarak görüyorum” diyerek konuşmasını tamamladı.