Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Bardakoğlu, "Miraç hadisesi, bizlere insanın, ilahi rızaya ulaştığında idraki zorlayan nice üst derecelere yükselebileceğini, dünyevi ortamdan sıyrılarak, mana aleminde yükselmenin, ilahi rahmet ve huzura erişmenin, ancak gönül ve ruh temizliğinden her şeyin sahibi olan Yüce Allah'a bağlılık ve boyun eğmeden geçeceğini hatırlatır" dedi.
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Bardakoğlu, Miraç Kandili dolayısıyla yayımladığı mesajında, bu geceyi cuma gününe bağlayan gecenin, mukaddes bir yolculuğun ve manevi bir yükselişin ifadesi olan ve pek çok ilahi lütuf ve ihsanla dolu Miraç Kandili olduğunu belirtti.
Hz. Muhammed'in insanlığı İslam'a davet sürecinin en zor yıllarında bir gece Mescid-i Aksa'ya, oradan da semaya yaptığı pek çok ilahi hikmet, sır ve bereketi içinde barındıran bu yolculuğun, Hz. Muhammed için zaman ve mekanın da sahibi Yüce Mevla'ya sonsuz kudretini müşahede etme ve onun desteğine mazhar olarak risalet görevinde manevi güç kazanma vesilesi olduğunu ifade eden Bardakoğlu, Müslümanlar için Allah'a ve Hz. Peygamber'e bağlılığı pekiştiren bir sınav olduğunu kaydetti.
Bardakoğlu, şöyle devam etti:
"Yüce Allah tarafından alemlere rahmet olarak gönderilen Efendimiz Muhammed Mustafa'nın (sav), Cenab-ı Hakk'ın yüksek huzuruna kabulü anlamına gelen ve varlığın özüne ve anlamına yolculuğu ifade eden İsra ve Miraç, Peygamberimizin şahsında insanlığın önüne açılan sınırsız bir yükseliş ufkudur."
Miracın özünde her türlü kötülükten arınma, insanlığın yararına değerler üretme, fedakarlık, paylaşma, sorumluluk, zamanın önemini kavrama ve ilahi emirlere teslimiyet göstererek, tertemiz bir kulluğa ve yüce mertebelere erişme olduğunu belirten Bardakoğlu, mesajında şu görüşlere yer verdi:
"Dolayısıyla Miraç hadisesi, bizlere insanın, ilahi rızaya ulaştığında idraki zorlayan nice üst derecelere yükselebileceğini, dünyevi ortamdan sıyrılarak, mana aleminde yükselmenin, ilahi rahmet ve huzura erişmenin, ancak gönül ve ruh temizliğinden, ahlaki erdemlerle bütünleşmekten, her şeyin sahibi olan Yüce Allah'a bağlılık ve boyun eğmeden geçeceğini de hatırlatır."
Kıyamete kadar bütün Müslümanların bu manevi tecrübe ve yükselişi kendi hayatlarına taşıma imkanının mevcut olduğuna işaret eden Prof. Dr. Bardakoğlu, şunları kaydetti:
"Zira bizzat Sevgili Peygamberimiz (sav) tarafından 'müminlerin miracı olarak' nitelenen, İslam'ın temel ibadetlerinden biri olan ve iç dünyamızdaki yükselişi ve arınmayı ifade eden namaz, hepimize bu imkanı sağlamaktadır. Dolayısıyla namaz, dost doğru kılındığında, iç dünyamızdaki manevi yükselişi ve arınmamızı sağlayarak, inancımızla yaşantımızı birleştirecek, bilinç düzeyimizi yükseltecek ve böylece bizi kötülüklerden alıkoyacaktır."